Ana Sayfa
Asala-Jcag Hocalı-Ermeni Terörü
Ermeni Terör Örgütü Jcag-Ara'nın Los Angeles Suikastı (kemal Arıkan Cinayeti)

ERMENİ TERÖR ÖRGÜTÜ JCAG-ARA'NIN LOS ANGELES SUİKASTI (KEMAL ARIKAN CİNAYETİ)

1. Bir Suikast ve Ermeni Terörü 

28 Ocak 1982...

Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan Harry Sasunyan ve Krikor Saliba adlı iki Ermeni tarafından arabasıyla seyir halindeyken öldürüldü. 19 yaşındaki Harry Sasunyan olaydan sonra yakalanmasına rağmen Krikor Saliba yakalanamadı.  Saldırıyı ASALA'ya rakip olan diğer bir Ermeni terör örgütü Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları-Ermeni Devrimci Ordusu (JCAG-ARA) üstlendi. 

Ermeni terörünün kökenleri XIX yüzyılın sonlarına kadar gitmektedir. Ermeniler 900 yıldır Anadolu'da Türklerle barış ve huzur içerisinde yaşamış olmalarına rağmen bağımsızlıklarını elde etmek için Osmanlı Devleti'ne karşı isyan ettiler. Olayın gelişiminde Büyük Devletlerin, Ermeni kilisesinin ve misyoner okullarının büyük etkisi oldu. Ermeniler Hınçak ve Taşnak komitelerini kurarak bu emellerini daha örgütlü bir şekilde gerçekleştirmeye çalıştılar. Nitekim 1890'lardan sonra dünyada ses getirecek eylemlere imza attılar. Bu isyanların ve terör eylemlerinin temel amacı dünya kamuoyunun Ermeni meselesi üzerine eğilmesini sağlamaktı. Ermeniler bu sayede bağımsızlıklarını kazanabileceklerini ummaktaydılar. Zaten Büyük Devletler de Osmanlı Devleti'nin içişlerine karışmak için bu türden fırsatlar kollamaktaydılar. Ermeniler I. Dünya Savaşı'na kadar istediklerini alamadılar, yani bağımsızlıklarına kavuşamadılar. Bunun en önemli nedeni Anadolu'nun hiçbir yerinde nüfus çoğunluğuna sahip olamamalarıdır.  

1914'te başlayan I. Dünya Savaşı'nı fırsat bilen Ermeniler yeniden isyan hareketlerine başladılar. Savaşın başlamasından sonra Rusya'nın yanında savaşa giren Ermeniler Osmanlı Devleti'nin hemen hemen her yerinde isyan çıkardılar. Bununla birlikte Ermeniler büyük bir Müslüman katliamına giriştiler. Ermenilerin Müslümanları bu şekilde öldürmelerinin nedeni, onların nüfus oranlarını azaltarak kendi nüfus oranlarının artmasını sağlamaktı. Osmanlı Devleti bu Müslüman katliamına engel olmak için 1915 Mayıs ayında "Sevk ve İskan" kanunu çıkartarak Ermenileri savaş bölgesinden daha güvenilir yerlere yerleştirdi. Tamamen masum Müslüman halkın Ermeniler tarafından öldürülmesinin önlenmesi için gerçekleştirilen bu olaya Ermeniler, soykırım-genocide demişlerdir. I. Dünya Savaşı'ndan sonra da Ermeniler 1915 yılında iddia ettikleri bu sözde soykırımın failleri olan eski İttihatçı liderleri öldürdüler.  

Ermeniler bir süre terör faaliyetlerine ara verdiler. Fakat 1970'li yıllarda Ermeni terörü yeninden başladı. Bu dönemde Ermeni terörünün başlamasının çeşitli nedenleri vardır. Bunlardan en önemlisi diaspora olarak dünyanın çeşitli ülkelerinde yaşayan Ermenilerin asimilasyona karşı kendilerini birleştirici unsur olarak soykırım olarak inandıkları davayı savunmak zorunda hissetmeleridir.  ilk iç nedendir. Bu durum Türk düşmanlığını ve şiddeti doğurdu. Diğer neden Ermeni gruplar arasındaki aşırı uçların kendilerini gösterme gayretidir. Gruplar arasındaki rekabet zamanla Ermeni davasına en çok hizmet eden grubun Türkiye'ye en çok zarar veren grup olduğu inancının yerleşmesine neden oldu. Bunun dışında Ermeni terörü SSCB ve onun destekçileri olan Yunanistan, Suriye, Bulgaristan ve Kıbrıs Rum Kesimi desteklendi. Eylemler 1973 yılında bireysel bir eylemle başladı ve kısa zamanda ASALA ve JCAG-ARA gibi dünya terör tarihinde önemli bir yer eden örgütler kuruldu. ASALA'yı Hınçak komitesi kurarken, JCAG-ARA'yı ise fanatik taraftarlarını ASALA'ya kaptırma endişesini taşıyan Taşnaklar kurdu.

JCAG-ARA en önemli eylemlerinden birisi Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan'ın 28 Ocak 1982'de öldürülmesidir. Bu sitede Kemal Arıkan'ın Ermeni teröristlerce neden ve nasıl öldürüldüğü ele alınacaktır. Ayrıca JCAG-ARA tarafından Türk diplomatlarına karşı işlenen cinayetlerin profili çıkarılacaktır.   

2. Suikast Nasıl Gerçekleşti?   

Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan 28 Ocak 1982 sabahı Konsolosluktaki görevine gelmek üzere Westwood semtindeki evinden ayrıldı. Yerel saatle sabah 09.30 sıralarında Konsolosluğa varmasına az bir süre kala, Wilshire Bulvarı üzerindeki Comstock Sokağı kesiminde kırmızı ışık yanması nedeniyle durdu.

Arıkan yeşil ışığı beklerken arkadaki otomobilden inen 18-20 yaşlarındaki esmer, beyaz tenli iki kişi öndeki Arıkan'ın otomobiline yaklaştılar. Çok çabuk hareket eden iki katil, otomobilin ön mahalline gelerek biri direksiyon diğeri de yolcu bölümünden Başkonsolos Kemal Arıkan'ı yayılım ateşine tuttular. Yeşil ışığın yanmasına birkaç saniye kala cinayeti işleyen katiller trafiğin açılmasından ve o anda meydana gelen panikten yararlanarak otomobille olay yerinden süratle uzaklaştılar. 

Kendini korumasına fırsat kalmadan kahpece sıkılan kurşunlarla anında can veren Başkonsolos Arıkan direksiyona yığıldı ve 100 metre kadar kayan otomobili karşı yönden gelen bir araca çarparak durdu. Olay yerine ambulansla gelen sağlık ekibi tarafından da Kemal Arıkan'ın vurulduğu anda hayatını kaybetmiş olduğu tespit edildi.

Olay yerine yetişinceye kadar katilleri ellerinden kaçıran polis yetkilileri "Yayılım ateşinin yeşil yandıktan belki bir saniye sonra açıldığını, çünkü otomobilin başka, türlü hareket haline geçip başka araca çarpamayacağını" belirttiler. Yetkililerin ifadelerine göre Ermeni kurşunlarına hedef olan Başkonsolos Arıkan "Ya saldırganları fark ettiğinden, ya da ışığın yanması nedeniyle" otomobilini hareket ettirdiği anda kurşun yağmuruna tutuldu. Katiller, tabancalarını olay yerinde bırakarak kaçtılar. 

Olaydan hemen sonra cinayetin işlendiği Wilshire Bulvarı'nı keserek tüm kentte kimlik kontrollerine başlayan Los Angeles polisi soruşturmayı da çok yönlü olarak başlattı. Olay yerinden bir araba ile kaçan 2 kişinin otomobilinin plaka numarasını tespit etmiş ve yapılan aramada otomobil Pasedana semtinde 137 numaralı villanın önünde bulunmuştur. Otomobilin Harry Sasunyan adlı 19 yaşındaki birine ait olduğu anlaşılmıştır  Villanın önünde önlem alan polis ekipleri binadan çıkan 3 kişiyi hemen tutuklamış daha sonra villadan mavi gömlekli, özel şirketlerin koruma görevlisi üniforması giyen bir gencin çıktığı görülmüştür. Onu da yakalayan polis sorguluma sırasında mavi gömlekli gencin 19 yaşındaki Harry Sasunyan olduğunu belirlemiş ve Sasunyan "adam öldürmek suçundan" tutuklanmıştır. Polis olaya karışan 2. katili de aramaya başlamış, bu arada görgü tanıkları, Olay sırasında 19-20 yaşlarında 2 gencin 10-12 el ateş ettiğini, katillerin iyi giyimli ve temiz yüzlü olduklarını" söylemişlerdir.

Olaydan sonra yapılan otopsi sonucuna göre Başkonsolos Kemal Arıkan'ın 6 kurşun yarası aldığı açıklanmıştır. Arıkanı vuran katillerin cinayetten sonra attıkları biri 9 mm. diğeri 4 kalibrelik olan bütün mermileri ateşlenmiş 2 tabanca da olay yerinde bir ağacın altında bulunmuştur.

Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan cinayetinin sorumluğunu olaydan kısa bir süre sonra Associated Press'in Washington bürosunu arayan bir kişi olayı Ermeni Soykırımı Adalet Komondaları (JCAG) adına üstlendi.  Aynı kişi telefondaki kin kusan konuşmasında şunları söyledi:  "Biraz önce Los Angeles'te bir Türk diplomatını vurarak öldürdük. Devrimci savaşımız 1975 yılında başladı. Yegâne hedefimiz Türk diplomatları ve kuruluşlarıdır. Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları adına olayı üstleniriz." 

3. Neden Kemal Arıkan ve Neden Los Angeles

1927 yılında İskilip'te doğmuş. Ankara Gazi Lisesi, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi ve Harvard Üniversitesi mezunudur. Evlidir. Biri 1958, diğeri 1960 doğumlu iki çocuk babasıdır. Fransızca ve İngilizce bilmektedir.

Arıkan, 1946 yılında Basın-Yayın Umum Müdürlüğünde aday memur olarak devlet hizmetine girmiş. 1950-1951 yıllarında yedek subay olarak askerlik görevini tamamlamış, 1955 yılında meslek memuru olarak Dışişleri Bakanlığında göreve başlamış. O tarihten beri Dışişleri Bakanlığının Merkez ve dış teşkilatında birçok görev üstlenmiştir. Merkezde Milletlerarası Ekonomik İlişkiler Dairesi Umum Müdürlüğünde iki yıl kadar çalıştıktan sonra 1957 yılında Prag Elçiliğimiz İkinci Kâtipliğine atanmış ve 1960 yılında Başkâtiplik sınavı vererek Orta Elçilik Başkâtipliğine yükselmiş. 1962 yılında Merkeze dönmüş ve İkinci Daire Umum Müdürlüğünde Başkâtip görevine atanmış. Ertesi yıl Üçüncü Daire Umum Müdürlüğünde Şube Müdürü olmuş. 1964 yılında Chicago Başkonsolosluğunda Birinci Sınıf Konsolos görevine atanmıştır.

1968-1970 yıllarında Merkez Şube Müdürü, Genel Müdür Yardımcılığını Tedvire Memur Şube Müdürlüğü görevlerinde bulunan Arıkan, 1970 yılında Avustralya'ya, Canberra Büyükelçiliğimiz Müsteşarlığına atanmıştır. Oradan 1973 yılında Başkonsolos olarak Sydney'e nakledilmiş ve üç yıl kadar Sydney Başkonsolosluğu görevinde kalmıştır.

Kemal Arıkan, son olarak 1976-1978 yıllarında Merkezde görev yaptıktan sonra Los Angeles Başkonsolosluğuna atanmıştı; Eylül 1978’den beri bu görevde bulunuyordu. Kemal Arıkan yaklaşık dört yıldır görev yaptığı Los Angeles'ta Ermenilerin faaliyetlerine engel olduğu için onların hedefi haline gelmişti.   

Türkiye Cumhuriyeti'nin Los Angeles Başkonsolosluğu, o yıllarda, bir Türk diplomatı için en zor, en tehlikeli dış görevlerden biriydi. Los Angeles şehri, ABD'nin Kaliforniya eyaleti merkezidir ve Kaliforniya, Ermeni nüfusunun en yoğun olduğu bir yöredir. Burada 150 bin kadar Ermeninin yaşadığı söyleniyordu. Son yıllarda bu kitle, tarihi gerçeklerin çarpıtılıp saptırılmasına dayandırılan Türk düşmanlığı duygularıyla doldurulmuştu, özellikle okul çağındaki Ermeni çocuklarının beyinleri, yalan yanlış bilgiler ve boş hayallerle durmadan yıkanıyordu.

Dokuz yıl önce, 1973 yılında, Los Angeles Başkonsolosumuz Mehmet Baydar ile yardımcısı Konsolos Bahadır Demir görev başında vurulup şehit edilmişlerdi. Onları vuran katil, eski bir Taşnak komitacısı olan Mıgırdıç Yanıkyan adlı 76 yaşında Rusya kökenli bir Ermeni idi.

1973'te Bir Ermeni Tarafından Öldürülen Mehmet Baydar ve Bahadır Demir'in Mezarları 

Yetmişlik Yanıkyan, Birinci Dünya Savaşında, 1915 yılında, işgalci Rus ordularıyla birlikte geldiği Doğu Anadolu'da, özellikle Van dolaylarında, suç ortaklarıyla birlikte pek çok Türk köyünü yakıp yıkmış, pek çok masum Türk kanı dökmüştü. Bu sabıkalı ihtiyarın geçmişte döktüğü masum Türk kanlarıyla yetinmeyerek Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosuyla yardımcısını da öldürmesi Kaliforniya Ermenileri arasında Türk düşmanlığını daha da körüklemişti. Ermeni politikacılar, kanlı katil Yanıkyan'ı Ermeni çocuklarına "örnek alınacak bir kahraman" gibi takdim etmişler ve adeta bir efsane yaratmaya çalışmışlardı. Ermeni toplumu için­di Türkiye'nin ve Türk halkının sırtından politika yapılıyordu. Ermeni kiliselere, Ermeni okullarında, Ermeni kulüplerinde ve Ermeni evlerinde, akşam sabah "korkusuz kahraman" Yanıkyan konuşulur olmuştu. Yanıkyan suikastı, Los Angeles'te günlük olarak yayımlanan Asbarez gazetesi başta olmak üzere, Ermeni basın-yayın organlarının baş konusuydu. Yanıkyan'ın taammüden adam öldürme suçuyla yargılanması ve ömür boyu hapse mahkûm edilmesi dolayısıyla Kaliforniya Ermenileri bu katil için ayağa kaldırılıp seferber edilmişti. “Yanıkyan'a özgürlük", "Yanıkyan'a hürriyet" diye her Allah'ın günü yazılar yayınlanmış, yürüyüşler gösteriler düzenlenmiş, nutuklar atılmış ve paralar toplanmıştı. Düşmanlık, kazandırıyordu! Yanıkyan için yazılan her yazı, söylenen her nutuk ve taşman her pankart, Türk düşmanlığı duygularını biraz daha kabartmıştı. Beyinleri yıkanan Kaliforniyalı müfrit Ermeniler bu düşmanlıkla köpürüyor, Türk adını duyunca, yuvalarına çomak sokulmuş eşek arıları gibi uğulduyorlardı. Bu fanatik Ermeni ırkçıları için Türkiye Los Angeles Başkonsolosluğu bir boy hedefiydi.

Başkonsolos Kemal Arıkan'a, ölümünden bir yıl kadar önce. Los Angeles Times gazetesinin meraklı muhabiri bir soru yöneltmiş: Böyle bir ortamda, "100 binden fazla Ermeninin yaşadığı Los Angeles gibi bir şehirde görev yapmak nasıl bir duygudur?" diye sormuş. Rahmetli Arıkan, "Tedbir alırsınız" demekle yetinmiş. Ama yerel makamların pek tedbir aldıkları da yoktu. 

1978 yılından beri Kaliforniya Eyaleti Başsavcılığı koltuğunda George Deukmejian (Dökmeciyan) adlı Ermeni kökenli bir politikacı oturuyordu. Kaliforniya Eyaletindeki bütün savcılar ve polis makamları ona bağlıydı. Dökmeciyan, Cumhuriyetçi partidendi, Kaliforniya Valiliğine oynuyordu ve Haziran 1982'de yapılacak olan Kaliforniya Valiliği seçimlerine Ermenilerin, daha doğusu Taşnakların adayı olarak da katılacaktı. Kaliforniya'daki Taşnak Partisi, 12 Ekim 1981 günü aldığı bir kararla Dökmeciyan'ı "Taşnak adayı" olarak ilan etmişti. Taşnak Partisi, ta 1890 yılında Kafkasya'da terörist bir örgüt olarak ortaya çıkmış, kurulduktan hemen sonra Anadolu'da çok kan dökmüştü; pek kanlı bir geleneğe sahip bir siyasi kuruluştu. Neredeyse yüzyıldır bu kanlı terör geleneğini sürdürüyordu. 1980'lerde Türk diplomatlarına suikastlar düz­enleyen "Ermeni Adalet Komandoları" adlı kanlı terör örgütü de Taşnak Partisinin bir aşırı ucuydu.

Dökmeciyan'ın Kaliforniya Başsavcılığı'na gelişinden sonra Los Angeles Ermenileri daha da şımardılar. Türk kuruluşlarına, Türkiye'nin kültürel etkinliklerine, Türk Başkonsolosluğuna uluorta ve rahatça saldırmaya başladılar. "Kaliforniya Polis Müdürleri Derneği", "Kaliforniya Şerifleri Derneği" üyeleri, Dökmeciyan'ın göz kırpmasıyla yetkilerini kullanmaktan yan çiziyorlardı. Şımarık Ermeni gençleri, cezasız kalacaklarından emin olarak iyice azıtıyorlardı. Ermeniler, 1980 Ekim ayında Los Angeles Başkonsolosumuzun konutuna bombalı saldırıda bulundular. (ki bomba atılan konut hafif zarar gördü ve daha sonra bombayı atanın Kemal Arıkan'ı şehit eden Harry Sasunyan'ın ağabeyi olduğu ortaya çıkacaktı) . Bir hafta sonra Hollywood'da bir Türk Seyahat Acentasına bomba attılar ve acenta yıkıldı. Türk Devlet Halk Oyunları Topluluğu, 1981 Haziran ayında Kaliforniya eyaletinde özenle düzenlediği gösterileri militan Ermeni gruplarının baskıları ve tehditleri yüzünden iptal etmek zorunda kaldı. Son olarak Kasım 1981'de, Washington Büyükelçimiz Elekdağ'ın ziyareti dolayısıyla Beverly Hills semtindeki Türkiye Başkonsolosluğunda Ermenilerin patlattığı bir bomba binada büyük tahribat yaptı.

Başkonsolos Kemal Arıkan işte böyle bir yerde görev yapıyordu. Görev çevresi çok geniş bir bölgeyi kapsıyordu: Kaliforniya Eyaletinin yanı sıra, Alaska, Arizona, Colorado, İdaho, Montana, Nevada, Oregon, Utah, Washington, Wyoming eyaletleri, Havai ve Pasifik adaları onun görev çevresi içindeydi. Bütün bu yerlerdeki Türk iş adamlarının pasaport, belge, ölüm, doğum, evlenme, askerlik, öğrencilik, noterlik, kaza, bela vs., vs. gibi işleri ve sorunları ondan soruluyordu. Ama ırkçı Ermenilerin küstahlıkları yüzünden Başkonsolosumuzun bu geniş görev çevresinde hatta Los Angeles şehri içinde .dolaşması ve vatandaşlarımızla görüşmesi bile pek zorlaşmıştı. Başkonsolosumuz Kemal Arıkan, Kaliforniya ormanlarında kamp kurup atış talimleri yapan Ermeni teröristlerin kendisine pusu kurmaya hazırlandıklarını belki sezdiği için, yetişkin iki çocuğunu eski görev yeri Avustralya'da bırakmıştı. Los Angeles'te eşi Nuran Hanımla kalıyordu.

4. Olay Nasıl Değerlendirildi?

Devlet Başkanı Kenan Evren ve Başbakan Bülend Ulusu'nun Taziye Mesajları 

Devlet Başkanı Kenan Evren Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan'ın Ermenilerce şehit edilmesi özerine Dışişleri Bakanı İlter Türkmen'e bir taziye mesajı göndermiştir. Evren'in Türkmen'e mesajı şöyledir: "Bakanlığımızın değerli mensuplarından Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan'ın menfur bir silâhlı saldırı sonunda hayatını kaybetmiş olmasından büyük üzüntü duydum. Yüreklerinde kinden başka duygunun bulunmadığı, insanlığın yüz karası haline gelen soysuzların, ülkemizin yurt dışındaki temsilcilerine ve çalışma yerlerine yönelttikleri saldırıların bir yenisini oluşturan bu olayı milletçe, şiddetle ve nefretle kınıyoruz. Dışişleri Bakanlığı'nın çok değerli mensubu Kemal Arıkan'a tanrıdan rahmet diler, aziz milletimize başta siz olmak üzere Dışişleri Bakanlığı camiasına içten taziyetlerimi sunarım."

Devlet Başkanı Evren, şehit başkonsolosun eşi Nuran Anrıkan'a da gönderdiği mesajda, "Kutsal bir görev ifa ederken şehit olan eşinizin aziz hatırası, milletimizin kalbinde daima canlı kalacaktır" demiştir.

Diğer taraftan Başbakan Bülend Ulusu, dün Dışişleri Bakanı Türkmen'e bir mektup göndererek derin üzüntülerini belirtmiştir. Ulusu'nun mektubu aynen şöyledir: 

"Camiamızın değerli bir mensubunun daha Ermeni terörüne kurban gitmesi mevcut acılarımızı derinleştirmiştir. Devletine ve milletine Los Angeles başkonsolosu olarak hizmet veren Kemal Arıkan'ı görevi başına giderken yitirmek, bizleri kedere boğmuştur. İnsanlık aleminin bu tiksindirici cinayetler zincirinin karşısında elbirliğiyle önleyici tedbirleri alacağı günün yaklaşması temennisiyle, şahsınızda bütün dışişleri mensuplarına başsağlığı diler, katillerin en kısa zamanda adaletin önüne çıkarılarak hak ettikleri cezaya çarptırılmaları için her türlü çabanın gösterilmesi hususunda, ilgililer nezdinde girişimlerinizi sürdürmenizi rica ederim."

ABD Olayı Kınadı 

ABD başkanı Ronald Reagan Kemal Arıkan'ın Ermeni katiller tarafından öldürülmesinden hemen sonra FBI'ye emir vererek katillerin bir an önce bulunmasını istemiştir. Başkonsolosumuzun şehit edilmesi üzerine ABD Başkanı Reagan özel bir demeç vererek şunları söylemiştir: "Los Angeles'te feci bir olay oldu. Türkiye Başkonsolosu Kemal Arıkan, terörizm olduğu açıkça belli olan bir olayda katledildi. Bu aşağılık hareketi takbih ediyorum. Burada Washington'daki Türk Büyükelçisi ile konuşmama ilâveten cinayet olayının incelenmesinde ve adaletin yerine getirilebilmesi için, bu katil veya katillerin mahkemeye sevkv edilmesinde, mahalli güvenlik kuvvetlerine yardım etmeleri hususunda hükümete talimat verdim."

Avrupa Konseyi Arıkan'ın Öldürülmesini Kınadı

Los Angeles'te Ermeni terör guruplarının Türk diplomatı öldürmeleri olayı Avrupa Konseyi'nde de sert kelimelerle kınanmıştır. Siyasi Komisyon Başkanı Urwin, insanlık açısından utanç verici böyle bir olaydan duyduğu üzüntüyü Genel Kurula bildirmiştir. İran'daki işkence olaylarının tartışıldığı oturumun başında konuşmaları keserek söz alan Urwin, "Sizlere acı bir haberim var" diyerek konuşmaya başlamış ve Ermeni terörünün diğer terör olaylarından farkı olmadığını söyleyerek sert şekilde kınamıştır.

Ermeniler de Olayı Kınadılar

Türk Ermenileri Patriği Şinork Kalustyan, Devlet Başkanı Orgeneral Kenan Evren'e bir mesaj göndererek, Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan'ın öldürülmesinden büyük üzüntü duyduklarını bildirmiştir. Kalustyan'ın Devlet Başkanı Orgeneral Evren'e gönderdiği mesaj şöyledir: "Dışişleri Bakanlığı'nın değerli mensuplarından Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan'ın menfur bir cinayet sonucu görevi başında şehit edilmesini her Türk vatandaşı gibi, tüm Türk Ermenileri derin bir üzüntüyle karşıladık. Ve bu menfur cinayeti nefretle kınıyoruz. Bu tür vahşet, cinayet ve şiddet eylemleri her türlü inanca karşıdır. Türk Ermenileri Kemal Arıkan'a Tanrı'dan rahmet dilerler, başta siz Sayın Devlet Başkanımız olmak üzere, aziz Türk milletimize ve Kemal Arıkan'ın kederli ailesine taziyetlerimizi sunarız."

Şinork Kalustyan'ın dışında ABD'deki Ermeniler de Kemal Arıkan'ın öldürülmesini kınamışlardır. Merkezi Kaliforniya Eyaleti'ndeki Fresno kentinde bulunan yaklaşık 30 Ermeni derneği ortak bir açıklama yaparak Kemal Arıkan'ın öldürülmesini kınamışlardır. Açıklamada her ne amaçla olursa olsun terörist eylemlere karşıyız denilmiştir. Ayrıca ABD'de bulunan "Ermeni Amerikan Dostluk Örgütü", Kemal Arıkan'ın öldürülmesi olayını kınadığını açıklamıştır. Dernek Başkanı Gilbert Haçaduryan "Tarihte olmuş bazı şeylerin hesabının yıllar sonra masum kişilerden kanla sorulmasını hiçbir zaman onaylamıyoruz" demiştir.

5. Dünya Kamuoyunda Los Angeles Suikastı 

Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosumuz Kemal Arıkan'ın öldürülmesi olayına ABD basını ve Televizyonları geniş yer ayırmıştır. İtalya'da Kızıl Tugaylar örgütü tarafından kaçırılan Amerikalı General Dozler'in kurtarılması hünerinden sonra yayına giren Arıkan olayını verirken, televizyon haber programında, "Dozer'in kurtarılma sevinci, Türk diplomatının öldürülmesi ile gölgelendi" şeklinde yer almıştır, ünlü New York Times gazetesi haberi "Bir general  özgürlüğüne kavuştu, bir konsolos öldürüldü" şeklinde verirken, Washington Post gazetesi "Türk konsolosu öldürüldü" başlıklı yazısında olayı ayrıntılı olarak anlatmış ve ABD'de yayımlanan Armenian Post gazetesi yazı işleri müdürü Edwart Boğosyan'la yapılan bir röportaja yer vermiştir. Gazetelerde ayrıca Kaliforniya eyaletinde 100 bine yakın Ermeninin yaşadığı da belirtilmiştir.

Los Angeles'te yayınlanan gazeteler ve televizyon, Arıkan'ın öldürülmesi olayına büyük önem vermişlerdir. Gazeteler, haberi birinci sayfada manşette vermişler ve başmakalelerini bu konuya ayırmışlardır. Los Angeles Times, "Terörizmin Faaliyeti" başlıklı yazısında, "Ermeni terörünü bütün uluslar kınamalı ve elbirliği ile bu işe bir çözüm bulmalıdır" demiştir. Herald Examiner gazetesi ise "Kemal Arıkan'ın kendisi ve temsil ettiği devlet suçsuzdur" demiştir. 

ABD'nin en ciddi günlük ekonomik gazetesi Wall Street Journal gazetesindeki "Evimizdeki terörist" başlıklı başmakalede, Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan'ın öldürülmesinin "Karanlık bir Bizans entrikası" olmadığına dikkat çekilerek şöyle denilmektedir: "Bir Ermeni katliamı olduğu varsayılsa bile o tarihte doğmamış Türk diplomatlarının öldürülmesi kabul edilemez. Bugün Yahudiler Doğu ve Batı Almanları, savaş sırasında yapılan soykırım nedeniyle neden öldürmüyorlar?"

Bu arada Los Angeles Times ve Washington Post gazeteleri Türkiye'nin ABD Büyükelçisi Şükrü Elekdağ'ın konuşmasına ve Türk-Amerikan Dernekleri Asamblesi'nin "1915 Ermeni katliamı hikâyesi ile Ermeni terörizmi arasında hiçbir ilişki olamayacağı" hakkındaki ilânına yer vermiştir. Yayımlanan bildiri Amerikan hükümetini Ermeni terörizmine karşı etkin mücadeleye çağırmıştır. Bildiride ABD'den sadece katillerin cezalandırılmasını değil, aynı zamanda bunların uluslararası terörizm ile ilişkilerinin ve kaynaklarının ortadan kaldırılması istenmiştir. Bildiride daha sonra şöyle denilmiştir: "Aşırı görüşlü Ermenilerin çabaları, bundan üç nesil önce Birinci Dünya Savaşı sırasında bugünkü Ermeni terörizmi kurbanları henüz doğmamışken olan karmaşık bir trajedinin özellikle saptırılmış şeklinde kaynaklanıyor. Ermeni terör saldırılarının başlıca amacı, bu 66 yıllık öyküyü kamuoyuna duyurmak için fırsatlar yaratmaktır. Basın ve yayın organları da sık sık bu gibi terör eylemlerini verirken Ermenilerin bu amacına katkıda bulunmaktadırlar. Çünkü Ermenilerin geçmişle ilgili iddialarını verirken, bunların yalnızca iddia olduğunu belirtmemektedirler."

Amerikan gazetelerinin dışında Londra'da haftalık olarak yayımlanan ekonomik ve aktüel politika dergisi The Economist'in  son sayısında Ermeni terörüne geniş bir şekilde yer verilmiştir. Yazıda, Ermeni teröristlerin faaliyetleri lanetleyerek, "Bu eylemlerden milyonlarca insan bir şey daha öğrenmektedir. Bu da Ermenilerin bugün yaptıkları feci eylemlerin insanlık dışı olduğudur" demiştir. İngiltere'de geniş bir okuyucu kitlesine hitap eden The Economist dergisi, Ermeni teröristlerin faaliyetlerinden, uluslararası alanda nefret uyandıran eylemler olarak bahsederken, Türk diplomatlarını vurmayı iş edinen silahlı Ermenilerin uluslararası durumda büyük gedikler açtıklarını vurgulamıştır

6. Göz Yaşının Sel Olduğu An: Kemal Arıkan'ın Cenaze Töreni 

ABD Dışişleri Bakanlığı'nın isteği üzerine hunharca öldürülen Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan için 3 Şubat 1982 günü Hollywood'daki İslâm Merkezi'nde büyük bir cenaze töreni düzenlenmiştir. Öğle namazından sonra yapılan törene ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, Türk Büyükelçilik ve Konsolosluk yetkilileri ile birçok ülkenin diplomatları ile Amerika'da bulunan Türk misyonu katılmışlardır. Törende Nuran Arıkan'a Los Angeles Belediye Başkanı Tom Brandly'in refakat etmiştir. 

Los Angeles'teki törenden sonra Türk bayrağına sarılı Kemal Arıkan'ın naaşı Washington'dan özel olarak tahsis edilen bir uçakla Türkiye'ye getirildi. Aynı uçakta Arıkan'ın eşi Nuran ve kızı Dilek de Türkiye'ye gelmişlerdir. 

Kemal Arıkan için 5 Şubat 1982'de Ankara'da Başbakanlık önünde bir devlet töreni yapılmıştır. Törene Milli Güvenlik Konseyi Genel Sekreteri Orgeneral Necdet Uruğ, Başbakan Bülend Ulusu, bakanlar, Danışma Meclisi adına Fenni İslimyeli, çeşitli kamu kuruluşlarının başkan ve başkanvekilleri, yabancı misyon şefleri, bakanlık mensupları ile ailesi ve yakınları katılmışlardır. 

Devlet töreni saat 11.30‘da Kemal Arıkan için 1 dakikalık saygı duruşuyla başlamıştır. Bu arada Başbakan Bülend Ulusu, Kemal Arıkan'ın eşi Nuran Arıkan'ın yanına gelerek başsağlığı dilemiştir. Daha sonra Dışişleri Bakanı İlter Türkmen, naaşın önüne gelerek bir konuşma yapmıştır. Türkmen, Ermeni saldırıları sonucu verilen şehit sayısının 20'ye ulaştığını kaydederek, "iyi örgütlenmiş, destekleri kuvvetli uluslararası terörizmin saldırısı karşısındayız. Kendi ülkemizde bu saldırıyı bertaraf ettik. Başka ülkelerdeki masum ve savunmasız vatandaşlarımıza karşı yöneltilen saldırıları da sabır, metanet ve azim gösterdiğimiz takdirde bertaraf edeceğiz" demiştir. Türkmen devamla şunları söylemiştir: "Şimdiden bazı gelişmeler vardır. Bundan 1-2 yıl öncesine kadar saldırıların failleri meçhul kalıyordu. Bugün ise  cinayetleri kimlerin işlediğini, son saldırıları kimlerin yaptığını biliyoruz. Bunlardan bazıları adalete teslim edilmişler, fakat suçları ile orantılı cezalara çarptırılmamışlardır. Bir kısmı serbest bırakılmıştır. Fakat Türk milleti kendilerini unutmamıştır ve asla affetmeyecektir".

Konuşmalardan sonra, Arıkan'ın naaşı askerî bir araca konarak kortej eşliğinde Maltepe Cami'ne götürülmüştür. Arıkan'ın naaşı 5 Şubat sabahı özel bir uçakla Ankara'dan İstanbul'a gönderilmiştir. Aynı uçakla Arıkan'ın eşi, çocukları ve yakınları da İstanbul'a gelmişlerdir. Kemal Arıkan'ın cenazesi 6 Şubat günü İstanbul Aşiyan Kabristanında toprağa verilmiştir. ABD'nin Ankara Büyükelçisi Robert Straus Hupe özel bir uçakla İstanbul'a gelerek cenaze törenine katılmıştır.

7. Olayın Soruşturulması ve Katilin Yargılanması 

ABD başkanı Ronald Reagan Kemal Arıkan'ın Ermeniler tarafından şehit edilmesinden sonra hemen Federal Araştırma Bürosu FBI'yi seferber etmiş ve katillerin bulunması için elden gelenin yapılmasını istemiştir. Bunun üzerine Los Angeles polisi, yaşları 19-20 olan iki katilin peşine düşmüşlerdir. Katiller silahlarını olay yerinde bıraktıktan sonra geldikleri otomobille kaçmışlardır.  Kaçtıkları otomobilin plaka numarasını tespit eden polis kısa zaman zarfında otomobili bulmuştur. Otomobilin Harry Sasunyan adlı 19 yaşındaki birine ait olduğu anlaşılması üzerine polis bu şahsı yaptığı aramalardan sonra "adam öldürmek suçundan" tutuklanmıştır. Polis olaya karışan 2. katili de aramaya başlamıştır. 

Bu arada Kaliforniya Başsavcısı olan Ermeni asıllı George Dökmeciyan televizyonda yaptığı konuşmada "Geçmişte bazı acı olaylar meydana gelmiştir. Benim ailem de bu acı olaylardan acı çekmiştir Ancak ben tedhişe ve adam öldürmeye karşıyım" demiştir. Los Angeles polisi, yetki ve görev âmiri olarak Dökmeciyan'a bağlıdır. Dökmeciyan aynı zamanda Kaliforniya valiliği için de adaylığını koymuş ve gözlemciler, "Polisin Dökmeciyan'dan çekindiği için taraflı hareket edebileceğini" ileri sürmüşlerdir. Nitekim Cumhuriyetçi Parti'den Kaliforniya Eyalet Valiliği için adaylığını koyan Eyalet Başsavcısı Dökmeciyan'a Ermeniler 2 milyon dolar seçim yardımı yapmışlardır. Dökmeciyan 1983 yılında Kaliforniya valisi olacak ve 1991 yılına kadar bu görevde kalacaktır. 

George Dökmeciyan'ın dışında Los Angeles polis şefi Daryl Gates hakkında da bazı tereddütler bulunmaktadır.  Gates Los Angeles kentinin belediye başkanlığına adaylığını koyacağını açıklamıştır. Arıkan olayında önceleri sürekli demeçler veren ve açıklamalar yapan Gates olaydan 2 gün sonra ortalarda pek görünmemektedir. Gözlemciler duruşma sırasında Sasunyan'ın kefaletle serbest bırakılmasının bir seçim oyunu olabileceğinin ve böyle bir olasılığın polis müdürü Gates ile vali adayı Dökmeciyan'ın seçim şanslarını artıracağını belirtmektedirler. Çünkü Los Angeles'te 150.000 civarında Amerikan vatandaşı Ermeni yaşamaktadır.  

Los Angeles polisi Kemal Arıkan'ı öldürülmesi olayını soruşturmaya devam etmektedir. Kemal Arıkan'ın katil zanlısı olarak tutuklanan ve savcılığın "ölüm isteğiyle" yargıç önüne çıkaracağı Harry Sasunyan'ın diğer yardımcıları yoğun bir şekilde araştırılmaktadır. Polis yetkililerinden elde edilen bilgilere göre Sasunyan'ın bizzat bu saldırıda rol aldığını belirleyen deliller bulunmaktadır. Bu delilleri yargıcın yeterli görmesi halinde. Sasunyan'ın tutukluluk hali devam edecek, aksi halde belirlenecek bir kefaletle serbest kalabilecektir. Yargıcın bu delilleri yeterli görmesi halinde asıl yargılamaya daha sonra federal mahkemede başlanacaktır. Diplomatların öldürülmesi federal suç niteliğinde olduğundan Harry Sasunyan idam talebiyle yargılanacak veya müebbet ya da idam cezası alabilecektir. Kaliforniya yasaları gereğince idama hüküm giyenlerin cezaları bu eyalette gaz odasında infaz edilmektedir.

Ermeni katil Sasunyan'ın savunmasını 3 Ermeni avukatın üstlenmiştir. Bu avukatların arasında 1973 yılında Los Angeles'te 2 Türk diplomatını şehit eden Yanıkyan'ın savunmasını yapan ve Los Angeles Ermeni cemaati liderlerinden William Paparyan'ın da vardır. Paparyan bir açıklama yaparak "ABD'deki tüm Ermeni örgütlerinin parasal yardımını beklediklerini" söylemiştir.

Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan'ı öldüren Ermeni katil Sasunyan'ın yargıç önünde 2 Şubat 1982 günü yapılan ilk sorgusundan sonra tutuklanmış ve duruşması da "taammüden adam öldürmek" suçundan ve "idam ya da ömür boyu hapis istemi ile 1 Nisanda başlayacaktır. Sasunyan önceki gün sorgu tanıkları ile yüzleştirilmiş ve tanıkların "işte diplomatı öldüren buydu" demeleri üzerine mahkemeye teslim edilmişti. Beş dakika süren mahkeme sırasında Yargıç Samuel Meyerson, Savcı Dennis Choet'in "Sasunyan, Kemal Arıkan'ı bir Türk olduğu için öldürdü. Bu nedenle görgü tanıkları da teşhis ettiğine göre ölüm cezası ile yargılanmasını istiyorum" demesi üzerine Sasunyan'a suçu kabul edip etmediğini sormuştur. Sasunyan ise "suçsuzum" demiştir. Yargıç ise Sasunyan'ın  tutuklanmasına karar vermiştir. Böylece beş dakika süren ön duruşma sona ermiştir. 

Duruşmadan sonra konuşan Savcı Choet “Sasunyan'ın aleyhinde bir çok delil olduğunu söylemiş ve Arıkan'ın ölümünde kullanılan tabancanın faturasının Sasunyan'ın evinde yapılan aramada bulunduğunu söylemiştir.

Los Angeles Polis Müdürü Yardımcısı Wes Harwey cinayeti Sasunyan'ın işlediğine dair ellerinde çok sağlam deliller olduğunu söylemiş, ancak ikinci kişinin bulunması için gerek FBI gerekse yerel güvenlik örgütleri tarafından çok yoğun bir aramanın sürdürüldüğünü belirtmiştir. Harwey, Sasunyan'ın evinde yaptıkları aramada bir tabanca faturası, mermiler ve atış talimi için hedef tahtaları ele geçirdiklerini, bunların yanında 18 Kasım 1981 tarihli bir Los Angeles, Beyrut uçak bileti ile "Ermeni Gençlik Federasyonu" bildirilerinin de bulunduğunu söylemiştir.

Kemal Arıkan'ın öldürülmesini araştıran FBI Müdürü William Webster, Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan'ın Ermeni teröristlerce öldürülmesi konusundaki bir soruya karşılık şöyle demiştir:"Bu grup veya gruplarla uğraşmak özellikle zor. Çünkü en azından kendileri, 1915 yılındaki bir katliamla ilgili olduklarını söylüyorlar. Bu durumda bir intikam unsuru var. Bir kısmı ise bağımsız bir ülke kurmak istediklerini söylüyorlar ki, bu istek tartışma götürür bir istektir. Bu, Türkiye'nin bir bölümü ile İran'ın bir bölüm toprağını ilgilendiriyor. Gerçekçi olmak gerekirse, bu bağımsız ülke kurma arzusunun da daha çok bir slogan niteliğinde olduğu kanısındayım. Burada daha çok intikam amacına yönelik bir tür terörizm söz konusu. Bunu izliyoruz ve Türk diplomatlarının kendilerinin korunmalarına olanak vermelerini sağlamak amacıyla Türkiye'nin Washington Büyükelçisi ile yakın temas halinde bulunuyoruz. Burada bu diplomatların görev yaptıkları kentlerin, kendileri için sağlayabilecekleri koruma önlemlerinden söz ediyorum. Son olay üzücü bir olaydı. Bence bu olay hiçbir şekilde ABD'nin batı kıyısında yaşayan ve sorumluluğunu bilen, yasalara saygılı yurttaşlardan oluşan geniş Ermeni topluluklarının genel tutumunu yansıtmaz."

Los Angeles polisi Kemal Arıkan'ın 2. katilini aramalarına devam etmektedir. Los Angeles Emniyet Müdürü Darly Gates, Kemal Arıkan'ın katil zanlısı olarak aranan ikinci Ermeni'nin adını açıklamış ve ABD halkının polise yardımcı olmasını istemiştir. Televizyonda bir açıklama yapan Gates, katil zanlısı Koko namıyla tanınan 21 yaşındaki bir bankanın güvenlik memuru Kirkor Saliba'nın son fotoğrafını da basın mensuplarına ve halka göstermiştir. Aslinda Polis yetkilileri Saliba'nın kimliğinin cinayet günü ellerinde olduğunu belirtmişler ve soruşturmayı derinleştirmek için kimliği geç açıkladıklarını öne sürmüşlerdir.

Bu arada Kemal Arıkan'ı öldüren Ermeni katil Harry Sasunyan'ın 20 yaşındaki ağabeyi Harut Sasunyan Arıkan'ın evini 6 Ekim 1980 günü yakmaya teşebbüs suçundan tutuklanmıştır. Harut Sasunyan polis tarafından gözaltına alınmış ve hemen mahkemeye sevk edilmiştir. Los Angeles Mahkemesi Sasunyan'ı "yangın çıkartmak" ve patlayıcı madde taşımak suçundan tutuklamıştır. Mahkeme ayrıca Sasunyan için 1 milyon dolarlık kefalet ödenmesi halinde serbest bırakılacağını bildirmiştir. Kefalet tutarının bu kadar yüksek olmasının gerekçesini de "ülke dışına kaçma olasılığının bulunması" gösterilmiştir.

Harut Sasunyan'ın Kemal Arıkan'ın evine bomba atmasının nedeni ise Los Angeles'te Mehmet Baydar ve Bahadır Demir'i öldüren Yanıkyan'ın salıverilmesi ile alakalı olduğu ortaya çıkmıştır. 1980 yılının Haziran ayında Los Angeles Savcılığı 2 Türk diplomatını öldüren Yanıkyan'ı af komisyonu önüne çıkarmıştır. ABD yasalarına göre hükümlüler 6 ayda bir af komisyonu önüne çıkıp davaları yeniden gözden geçirilmekte ve itiraz, olmadığı takdirde komisyon kararı ile affa uğramaktadırlar. Ancak Türk Başkonsolosu Kemal Arıkan savcılığın sorusu üzerine Ankara'dan aldığı bir direktifle savcılığa bir mektup yazarak "Yanıkyan'ın katil olduğunun sabit bulunduğunu ve bu katilin Türkiye için tehlikeli olduğunu" söylemiş ve Yanıkyan'ın serbest bırakılmasına karşı çıkmıştı. Bu mektubun gizli kalması gerekirken Amerika'daki Taşnak Ermenilerinin yayın organı olan Ermeni gazetesi Asbarez bu mektubu 1980 yılının eylül ayında yayınlamıştır.

Bu mektubun yayınlanmasının hemen ardından bombalı saldırı gerçekleştirilmiştir. Saldırıdan sonra Arıkan'ın evine edilen telefonlarda "Bu ilk uyarı, af komisyonuna mektup yazıp Yanıkyan'ın affını isteyeceksin. Yoksa seni ve kızını öldürürüz" şeklinde tehditler gelmeye başlamıştı. 

Harut Sasunyan davasına da Federal Savcılık müdahale etmiş ve Federal Jüri tarafından da işlediği suçun ağır olduğu gerekçesiyle tutuklanması karar verilmiştir. Bu karar Los Angeles'te yaşayan Ermeni cemaati arasında şaşkınlık yaratmış ve şok etkisi yapmıştır. Çünkü yerel mahkemede en fazla 6-9 yıl arasında hapis cezası istemiyle yargılanması gereken Harut Sasunyan'ın Federal Mahkeme'de suçlu bulunması halinde 25 yıl ceza yiyebilecektir.

Abi-kardeş suç makinesi olan Sasunyan ailesi, 5 yıl önce Lübnan'dan Amerika'ya göç etmiş ve Los Angeles'e yerleşerek inşaat işleri ile uğraşmaya başlamışlardır. Sasunyan'ın babası Manuet Sasunyan televizyonda yaptığı konuşmada, "Oğlum Türklerden nefret ediyor. Bir Türk'ün öldürülmesine memnun oldum. Ancak onu öldüren oğlum değildir. Harry, o sırada evdeydi.'' demiştir. Harry Sasunyan'ın amcası Sam ise "Türkler ailelerimizi katletti. Öldürülmeleri bizi memnun ediyor." şeklinde konuşmuştur. Böyle bir aile içerisinde Türklerden nefret eden suç makinelerinin ortaya çıkması normaldir. 

Los Angeles emniyeti detektiflerinden Marv Engguist, Büyükelçimiz Kemal Arıkan'ı öldüren Harry Sasunyan'ın aranan yakın arkadaşı, suikast girişiminin ikinci adamı Kirkor Saliba'nın bugüne kadar tüm aramalara rağmen bulunamadığını, Lübnan'a kaçmış olma ihtimaline karşılık Interpol'den yardım istediklerini açıklamıştır. Dedektif Engguist ayrıca olay tanıklarının yeniden kendisini aramalarını istemiş ve ihbarda bulunacakların adlarının kesinlikle açıklanmayacağını, 21 yaşındaki Kirkor Saliba'nın bulunması için kırmızı mektupla görüldüğü ülkede tutuklanmasını tüm ülkelere bildirdiğini söylemiştir. 

Kemal Arıkan'ın evine 6 Ekim 1980'de molotof kokteyli atmak suçundan yargılanan Harut Sasunyan'ın mahkemesine 27 Nisan 1982 tarihinde Los Angeles kentinde başlanmıştır. Duruşma sırasında Sasunyan'ı yargılayacak jürinin seçimi yapılmış ve ikinci mahkeme ileri bir tarihe bırakılmıştır. Mahkemeye sunulan kanıtlar arasında patlamadan ele geçen 3 molotof kokteylinin üzerindeki parmak izlerinin Sasunyan'ın parmak izleri olduğu ve Harut Sasunyan'ın daha önce 2 kız arkadaşına Arıkan'ın evine saldırıda bulunduğunu ifade ettiği ve bu tanıkların adlarının güvenlik gerekçesiyle gizli tutulduğu bildirilmiştir. Davası yaklaşık 1.5 yıl sonra sonuçlanacak olan Harut Sasunyan 6 yıla mahkum olacaktır.   

Harry Sasunyan'ın davasına ise 5 Nisan 1982 günü devam edilmiştir. Duruşmada savcılık, görgü tanıkları ile birlikte Sasunyan'ın hücresinin yanında bulunan hücredeki iki suçluyu da tanık olarak mahkeme ve jüri önüne çıkarmıştır. Bu iki yeni tanığın, Sasunya'nın kendilerine Arıkan'ı öldürdüğünü açıkça söylediğini açıklamaları yargılamayı izleyen Ermeniler üzerinde soğuk duş etkisi yaratmıştır. Savcılık, tanık olarak dinlettiği iki suçlunun daha sonra Harry Sasunyan tarafından ölümle tehdit edildiğini, bu nedenle tanıkların yerini açıklamayacağı bir yerde koruma altında tutulacağını gerektiğinde tanıklık yapacaklarını söylemiştir. İki suçlunun bu ifadeleri üzerine Harry Sasunyan'ın Kemal Arıkan'ı şehit edenlerden biri olduğu kesinlikle belirlenmiştir. 

Harry Sasunyan'ın 22 Mayıs 1982'de Los Angeles Yüksek Mahkemesinde yapılan ilk sorgulamasından sonra kefaletle serbest bırakılma istemi reddedilmiş ve yargılanmasına 14 Temmuz'da başlanmasına karar verilmiştir. Yargıç Julius Leetham, Sasunyan'a ön mahkeme jürisinin verdiği kararı açıklamış ve suçlu olup olmadığını sormuştur, Harry Sasunyan yargıca, "suçsuzum" yanıtını vermiş, bunun üzerine yargıç Julius Leetham, Sasunyan'ın Kemal Arıkan'ı öldürmek iddiasıyla yüksek mahkemede yargılanmasına 14 Temmuz'daki ilk duruşma ile başlanacağına karar verdiğini, gözaltı durumunun devam edeceğini bildirmiştir.

14 Temmuz'da Harry Sasunyan'ın yargılanmasına devam edilmiştir. Sasunyan'ı savunan 3 avukat önceki mahkemede delil olarak sunulan ifadeleri reddederek Sasunyan'ın serbest bırakılmasını talep etmişlerdir. Mahkeme yargıcı Lithham ise, talebi reddederek duruşmayı 21 Temmuz tarihine bırakmayı kararlaştırmıştır.

Bu arada Ermeniler Harry Sasunyan'ın dört milyon dolar kefaleti için yardım kampanyası başlatmışlardır. Fakat toplanan para 250 bin doları ancak bulmuştur. Dört milyonu toplamaları ise neredeyse imkânsızdır. 

21 Temmuz'da Harry Sasunyan'ın davası yeniden başlamış fakat ilerleyen günlerde de bir sonuç ortaya çıkmamıştır. Bunun üzerine mahkeme başkanı jürinin yeninden toplanmasını istemiştir. 1983 yaz aylarında jüri seçimi yapılmış ve 5 Ocak 1984'te Sasunyan yeniden mahkemeye çıkarılmıştır. Yeni oluşturulan jüri Sasunyan'ı suçlu bulmuştur. 

Harry Sasunyan'ın yargılanması devam ediyorken, Ermenilerin destek kampanyaları devam etmekteydi. Londra'daki bazı Ermeni örgütleri de bu kampanyalara katılmaktadırlar. Londra'da belli adreslere gönderilen İngilizce ve Ermenice mektupta "Bu mektubu alanların derhal Kaliforniya Valisi Dökmeciyan'a başvurarak Sasunyan'ın salıverilmesini istemeleri" çağrısında bulunuluyor.

Dört sayfa halinde ve “Azat a Mart" örgütü adına yayınlandığı belirtilen metinde, Sasunyan'ın bir resmi ile cezaevi parmaklıklarını parçalayan bir yumruk biçimindeki örgüt amblemi de bulunuyor. Ayrıca bu bildiri metninde dört ayrı standart İngilizce mektup yer alıyor. Bu mektuplardan birinde Sasunyan'a verilen karar eleştiriliyor ve karar "Amerikan adlî sisteminin Türk hükümetine boyun eğişi" olarak niteleniyor. İkinci mektupta mahkeme düzmece olarak niteleniyor, öldürülen ırkdaşlarının intikamını alma çabasındaki Ermeniler karşısında Amerika'nın Türkiye ile işbirliği yaptığı iddia ediliyor. Üçüncü mektup, siyasî bir fikir ortaya koymak istemeyenler için hazırlanmış. Sadece karara karşı çıkıyor ve Sasunyan'ın derhal salıverilmesi talebini içeriyor. Son mektup ise iki cümlelik bir siyasî bildiri. Sasunyan'ın suçsuz olduğu, Türklerin suçsuz Ermenileri öldürdüğü iddia edilirken, bu mahkemenin Ermeni davasına karşı bir hareket olduğu savunuluyor. Bildiride, bu mektuplardan uygun görülenlerin ya Dökmeciyan'a, ya Savcı Robert Philbosian'a ya da Yargıç Henry Nelson'a gönderilmesi isteniyor.

Londra'nın dışında İran'da da Ermeniler tarafından Harry Sasunyan'a destek gösterileri düzenlenmiştir. Yaklaşık 3.000 Ermeni, İran'ın İsfahan kentinde, Sasunyan adına gösteri yapmışlardır. Ermeni göstericiler, Sasunyan ve ABD'de mücadele veren diğer Ermeni arkadaşlarının ABD cezaevlerinden koşulsuz olarak salıverilmelerini istemişlerdir.

Harry Sasunyan'a destek kampanyalarına rağmen Amerikan adaleti bu kez etkilenecek gibi görünmemektedir. 19 Ocak 1984'te Harry Sasunyan'ın yargılanmasına devam edilmiş ve jüri Harry Sasunyan'ın Kemal Arıkan'ı milliyeti için öldürdüğüne karar vermiştir. Sasunyan'ın ömür boyu hapis cezasına çarptırılması yolundaki jüri önerisi, hâkim tarafından da onaylandı. Kaliforniya eyaleti yasalarına göre, bu suça idam cezası da verilebiliyor. Kemal Arıkan'ı öldüren Harry Sasunyan'ın af için yeniden mahkemeye başvuramayacağına dair karara bir madde koyulduğu da belirtiliyor.

Nihayet, mahkemenin 15 Haziran 1984 tarihli celsesinde Yargıç Nelson, jürinin vermiş olduğu "afsız ömür boyu hapis" cezasını Harry Sasunyan'a tebliğ etti ve böylece mahkeme süreci tamamlanmış oldu. Yargıç kararı tebliğ ederken mahkûma, "Bu şehirde, bu eyalette çok değişik kökenli pek çok insan yaşar. Bir Türkün, Ermenidir diye bir Ermeniyi öldürmesine izin verilemeyeceği gibi, bir Ermeninin de Türktür diye bir Türkü öldürmesine izin verilemez," dedi.

İlerleyen yıllarda  Harry Sasunyan'ın kurtarılması için Ermenilerin yine teşebbüsleri oldu. Sasunyan'ın mahkum olmasından yaklaşık 11 yıl sonra Kaliforniya Yüksek Hakimler Kurulu üyesi Ermeni asıllı iki Harry Sasunyan'ın serbest bırakılması için girişimde bulundu. Sasunyan'ın serbest bırakılması için girişim başlatan Yüksek Mahkeme üyelerinin A. Arabyan ve N. Başter olduğu, yargıçların kendi yasal yetkilerini kullanarak Yüksek Mahkeme'ye Sasunyan'ın yeniden yargılanması için teklif götürdükleri öğrenildi. Ermeni asıllı yargıçlar girişimlerine gerekçe olarak, Sasunyan'ın hüküm giydiği dava sırasında tanıklık eden kişilerden birinin alkolik ve uyuşturucu müptelası olduğu iddiasında bulundu. Yargıçlar, böyle bir kişinin tanıklığına dayanılarak Sasunyan'ın ömür boyu hapse mahkum edilmesinin haksızlık olacağı teziyle, yeniden yargılanmasını da talep etti.

Kaliforniya Yüksek Mahkemesi, Sasunyan'ın yeniden yargılanmasına izin vermeyecektir. Sasunyan şuan hala cezaevinde bulunmaktadır. 

8. Katil Bir Örgüt: JCAG-ARA

Türkiye'nin Los Angeles Başkonsolosu Kemal Arıkan, 28 Ocak 1982 günü Harry Sasunyan ve Krikor Saliba adlı Ermeni terör örgütü Ermeni Soykırımı Adalet Komandoları-Ermeni Devrimci Ordusu (JCAG-ARA) üyesi iki Ermeni tarafından öldürüldü. Harry Sasunyan olaydan sonra yakalanmasına rağmen Krikor Saliba yakalanamadı ve Lübnan'a kaçarak burada öldürüldüğü ortaya çıktı. 

ASALA'nın altyapısında nasıl Marksist Hınçak komitesi varsa JCAG-ARA'nın da altyapısında, daha da etkili bir şekilde radikal milliyetçi Taşnak komitesi (Ermeni Devrimci Federasyonu) vardır. 1890 kurulan Taşnak komitesi günümüze kadar gelmektedir ve kuruluşundan itibaren terörle iç içedir. ASALA'nin 1975'te kurulmasından sonra Taşnaklar fanatik gençlerini bu örgüte kaptırma ihtimalinden dolayı JCAG-ARA'yı kurdular. Böylece Taşnak komitesi I. Dünya Savaşı'ndan sonra başlattığı Nemesis terör eylemlerini yeninden canlandırdı.

Ermenilere karşı yapılmış soykırımının intikamını almak ve uğradıkları haksızlıkları gidermek iddiasıyla ortaya çıkan JCAG-ARA'nın hedefleri şu şekildedir: "1- Türkiye'nin 1915 soykırımını tanımasını sağlamak ve Türkiye'yi tazminat ödemeye mahkum etmek; 2- Türkiye'nin 1920 Sevr Antlaşması'nda öngörülen sınırlara dayalı Ermeni topraklarının iadesini temin etmek. 

JCAG-ARA'nın saldırıları 22 Ekim 1975'te Türkiye'nin Viyana Büyükelçisi Daniş Tunaligil suikastıyla başladı ve iki gün sonra 24 Ekim 1975'te Türkiye'nin Paris Büyükelçisi İsmail Erez'in öldürülmesiyle devam etti. Cinayetler oldukça iyi hazırlanmış profesyonel eylemlerdi. JCAG 14 Temmuz 1983'ten eylemlerine ARA adı altında devam etti. JCAG-ARA'nın son eylemi Kasım 1986'da gerçekleşti. 

JCAG-ARA 11 yıllık süreç içerisinde 32 eylem gerçekleştirdi ve bu eylemlerin 1 hariç tamamını Türk hedeflerine yöneltti. ASALA'dan farklı olarak JCAG-ARA'nın hedefinde sadece Türkler vardı. Örgüt bu eylemlerin 7'sini ABD'de, 6'sını Fransa'da gerçekleştirirken, Türkiye, Avustralya, Avusturya, Kanada, Portekiz, Vatikan'da 2'şer, Belçika, Bulgaristan, Lübnan, Hollanda, İspanya, İsviçre, İngiltere ve Yugoslavya'da ise 1'er eylem düzenledi. Görüldüğü üzere ASALA'nın eylemlerinin ağırlık noktası ABD'dir. JCAG-ARA'nın gerçekleştirdiği eylemlerde 36 ölüm, 12 de yaralama hadisesi yaşanmıştı. Ölenlerin 23'ü diplomatken sadece 1'i sivildi. ASALA'nın saldırılarında 43 sivilin öldüğü düşünülürse JCAG-ARA'nın eylemlerinin nokta operasyonlar olduğu daha açık görülür.

1973-1986 yılları arasında 158 eylem gerçekleştiren ASALA en büyük Ermeni terör örgütü olmasına rağmen JCAG-ARA'nın daha başarılı olduğu söylenebilir. Fakat JCAG-ARA arka planda kalmağı yeğlemiştir. ASALA'nın lideri Agop Agopyan ismini bütün dünya tanırken, JCAG-ARA'nın lideri (aynı zamanda Taşnak Partisi'nin de lideri) Hrarir Mahrukhiyan'ı kimse tanımamaktadır. Bu nedenle JCAG-ARA ASALA'ya göre daha karanlıkta kalan bir örgüt olmuştur. Birçok suikastı JCAG-ARA tertiplemişken hatta üstlenmişken, ASALA'nın parmağı aranmaya kalkışılmıştır. Esenboğa ve Orly baskınını hariç tutarsak diğer bütün önemli eylemleri JCAG-ARA gerçekleştirmiştir. Büyükelçilere karşı yapılan suikastların neredeyse tamamını JCAG-ARA üstlendi.

 

KAYNAKÇA

Süreli Yayınlar: 

Akşam

Cumhuriyet

Hürriyet

Milliyet

Tercüman

The Times

 

Kitap ve Makaleler: 

Armenian Terrorism: A Threat to Peace, Akdeniz University Research Center for the Study of Ataturk Reforms and Principles, Antalya, 1985.

ÇİTLİOĞLU, Ercan, Yedekteki Taşeron: ASALA, Ümit Yayıncılık, Ankara, 1997

GAZİGİRAY, A. Alper, Osmanlılardan Günümüze Kadar Vesikalarla Ermeni Terörünün Kaynakları, Gözen Kitabevi, 1982.

GUNTER, Michael M., "Contemporary Aspect of Armenian Terrorism", Symposium on International Terrorism: Armenian Terrorism its Supporters The Narcotic Connection The Distortion of History, Ankara University Press,  Ankara, ss. 103-147, 1984.

GUNTER, Michael M., Pursuing the Just Cause of Their People: A study of Contemporary Armenian Terrorism, Greenwood Press, New York, 1986.

HYLAND, Francis P., Armenian Terrorism: The Past, the Present, the Prospects, Westview Press, Boulder, San Francisco, Oxford, 1991.

KARAKOÇ, Ercan, Geçmişten Günümüze Ermeni Komiteleri ve Terörü, IQ Yayınları, İstanbul, 2009.

KÜRŞAD, Cengiz, "Ermeni Terörü", Osmanlı Yıldız Arşivi Tasnifi-Ermeni Meselesi, C. I, edt. Ertuğrul Zekâi Ökte, Tarihi Araştırmalar ve Dokümantasyon Merkezleri Kurma ve Geliştirme Vakfı, İstanbul, 1989.

LAÇİNER, Sedat, Türkler ve Ermeniler Bir Uluslararası İlişkiler Çalışması, 2. bsk. USAK, Ankara, 2005.

LAQUEUR Walter, A History of Terrorism, Transaction Publishers, 2001.

LOWRY, Heath W., "Nineteenth and Twentieth Century Armenaian Terrosim: Threads of Conrinuity", Symposium on International Terrorism: Armenian Terrorism its Supporters The Narcotic Connection The Distortion of History, Ankara University Press,  Ankara,  ss. 71-83, 1984.

LÜTEM, Ömer Engin, "Ermeni Terörü", Avrasya Dosyası, Cilt:12, Sayı: 3, ss. 21-74, 2006.

STERLING, Claire, Uluslararası Terörizmin Perde Akası, terc. Oya Alpar, Yüce Yayınları, İstanbul, 1981.

URAS, Esat, Tarihte Emeniler ve Ermeni Meselesi, 2. bsk, Belge Yayınları, 1987